18 Aralık 2016 Pazar

Bir Ölür Bin Diriliriz

Terör nereden ve nasıl gelirse gelsin adı daima kalleşlik olacaktır.

Bu gün de canımız yandı ,kalleşçe - haince ve adice planlanan iğrenç bir saldırı ile yine bir çok canımız şehit edildi. Türkü - Kürdü - Çerkezi - Alevisi ve daha bir çok ırk , mehzep ve soya sahip , ülkemin güzel insanlarının dostça ve kardeşçe yaşama isteklerini kabullenemeyen , hazmedemeyen ve sonu olmayan bir amaç için yok yere mücadele etmeye çalışan zavallı soysuzlar sürüsü yine iğrenç bir terör eylemine imza attı , işin daha da zavallı olan tarafı ise yürekleri ve cesaretleri olmadığı için gencecik çocukları bu iğrenç planlarına alet etmeleri ve canlara gözlerini bile kırpmadan kıymaları. Yüzyıllardır dostça ve kardeşçe yaşamış , kökleri bu vatanın topraklarına derinlemesine işlemiş , bu güzelim halkımı bu tür adice planlanmış terör eylemleri ile

13 Ekim 2016 Perşembe

Bu romanları mutlaka okumalısınız

Aklından bir sayı tut - Peter Pan Ölmeli - Gözlerini sımsıkı kapat ve Şeytanı uyandırma ; işte yazarımız John Verdon

İlk romanı olan "Aklımdan bir sayı tut" u okuduğumda yok artık demiştim , gerçekten son derece zekice kurgulanmış ve tasarlanmış bir cinayeti anlatıyordu. Gizemler , entrikalar , kan donduran olaylar ve cinayetlerle dolu bir roman , okudukça daha çok hikayenin içine giriyor ve film şeridi gibi olaylar gözlerinizin önünde canlanıyor , ilk gece yaklaşık 150 sayfa okumuştum ve şaka yapmıyorum devamını okumak için ertesi akşamı iple çekmiştim. toplam 475 sayfa olan bu roman su gibi akıp 3 günde bitmişti. Olaylar geceleri rüyalarımda canlandı inanın :)
Ve bu usta yazarı takibe başladım , İkinci romanı iple çektim ve çıktığı gün edindim. bu romanı bir sonraki ve bir sonraki romanı takip etti. Cinayet ve polisiye roman meraklısı tüm dostlara şiddetle tavsiye ederim , romanların içeriklerine değinmiyorum , sadece şunu belirteyim zamanında mesleğinde çok ama çok başarılı olan emekli bir polis dedektifinin , kendisini tekrar bazı çözülmesi zor cinayetleri aydınlatmak için olayların içinde bulması ile başlıyor hikayeler. 

16 Eylül 2016 Cuma

Türkiye Dev bir İsmi daha kaybetti

Türk sinemasının duayenlerinden usta oyuncu Tarık Akan'ı Kaybettik

Gerçekten gerek duruşu ile gerek sanatçılığı ile herkese örnek olacak bir isimdi o. Türk sinema ve dizilerine büyük emek vermiş , çok sayıda filme ve diziye imza atmış ve bizleri ekran başına kilitlemişti. Türkiye nin belli başlı jönleri arasında önde gelen bir isimdi. Büyük bir yurtsever ve milliyetçiydi. 1970 yılında Ses dergisinin oyunculuk yarışmasına katılarak birinci olmuş (sonuna kadar hak ederek) ve 1971 yılında çektiği "Emine" filmi ile ilk oyunculuk kariyerine başlamıştı. Bu serüvende sayısız önemli filmde baş rol almış ve bir çok defa ödüle layık görülmüştü. "Suçlu" filmi ile 1973 yılında Antalya Altın Portakal Film Festivalinde "En iyi erkek oyuncu" ödülünü aldı. 1982 yılında Ülkemiz için çok değerli bir film ve klasik olan "YOL" filminde mükemmel bir oyunculuk sergileyerek tüm dünyaya adını duyurmuş ve Can film festivalinde en iyi erkek oyuncu adaylığına layık görülmüştür.

15 Eylül 2016 Perşembe

Yeşile Özlem

İnsan soluk alıp vermenin ne demek olduğunu , doğa ile iç içe olduğunda anlıyor aslında !

Bu gün çıkalım biraz soluk alalım dedik ve Ankara'nın en güzel yeşil alanına sahip olan ahlatlıbel Çankaya Dinlenme tesislerine gittik , iyi ki gitmişiz de soluk alıp vermenin ne demek olduğunu tekrar hatırlamışız. Oturduk kahvemizi yudumlarken mis gibi çam kokularını ve saf oksijeni ciğerlerimize çektik. Tertemiz bir doğa , tertemiz ve bir o kadarda bakımlı bir mekan. Çevremizdeki insanların yüzlerindeki huzur ve mutluluğu görmeliydiniz gerçekten. Ankara için mükemmel bir mekan olduğunu belirtmeden edemeyeceğim , sakın herhangi bir belediyenin yaptığı işleri öne çıkarmak yada onu övmek için yazdığımı düşünmeyin bu yazıyı , sadece bu mekan için dir bu yazı. Yoksa (Ankara için) tüm belediyelerimizin semtin de yaşayan vatandaşları için yeteri kadar yeşil alan yarattığına asla inanmıyorum. Çankaya da yaşayan bizler sanırım diğer semtlerde yaşayan dostlara nazaran bu açıdan biraz daha avantajlıyız gibi gözüküyor , çünkü en azından böyle bir alana sahibiz. Sadece ülkemiz için değil tüm dünya için her geçen gün daha fazla

11 Eylül 2016 Pazar

Misafir Yazarımız Olun

Yazı Yazmanın Dayanılmaz Keyfine Varın ve Hediye Çeki KAZANIN !


Misafir yazarımız olun , sizde dilediğiniz her konuda veya her türlü deneyiminiz ile ilgili yazınızı misafirlerimizle , okurlarımızla ve bizlerle paylaşın , tabi ki yazarımız olmanız ve bu blog da yazılarınızın yayınlanması için de belli şartları yerine getirmiş olmanız gerekiyor. Bir kaç paragraf sonra yazarımız olabilmek için gereken şartlara detaylı olarak değineceğim.  Ancak önce size bunun nasıl bir macera olduğundan kısaca bahsedeyim. Başlarda hemen aklınıza gelen bir kaç konu ile ilgili güzel bir kaç yazı yazıyorsunuz ve yazılarınızı beğenmeye başlıyorsunuz. Ama ilerleyen zamanlarda yazacak yeni fikirler bulmak gitgide kangren olmaya başlıyor (sen kaç yazı yazdın ki bize öğüt veriyorsun diyenler çıkabilir :) haklılar da :) ) burada amacım sizlere